Hastane Enfeksiyonu Nedir?

Hastane enfeksiyonlari, "yatakli tedavi kurumlarinda, sağlik hizmetleri ile ilişkili olarak gelişen tüm enfeksiyonları" ifade etmektedir. Genellikle hastanede yatan bir hastada, hastaneye başvurduğunda kuluçka döneminde olmayan ve hastaneye yattıktan 48-72 saat geçtikten sonra gelişen veya taburcu olduktan sonra 10 gün içinde ortaya çıkan enfeksiyonlar olarak tanımlanmaktadır. Hastane enfeksiyonlari, Latince "nozokomiyal enfeksiyon" terimiyle de adlandirilmaktadir ve bir enfeksiyonun hastane enfeksiyonu olup olmadığı, klinik gözlem, laboratuvar sonuçları, hasta kayıtlarının değerlendirilmesi ve diğer destekleyici bulgular dikkate alınarak belirlenmektedir. En sik görülen hastane enfeksiyonlari arasinda üriner sistem enfeksiyonlari, cerrahi yara (cerrahi alan) enfeksiyonlari, pnömoni (zatürree), ve bakteriyemi (bakterinin kana bulaşması) bulunmaktadır.

HASTANE ENFEKSİYONU'NUN TARİHÇESİ

/

1843 Oliver Wendell Holmes, “Lohusalık Ateşi” nin doktorların ebelerin kontamine olmuş elleriyle yayıldığı hipotezini ileri sürmüş ve bunu klinik gözlem, laboratuvar sonuçları ile kanıtlamıştır.

⦁ Florance Nightingale 1850’li yıllarda Kırım savaşında enfeksiyonların çevre kirliliğinden kaynaklandığına işaret etmiştir. ⦁ Kırım’da 2 yıllık sürede hastaneye temiz besin, temiz su ve temiz çevre sağlayarak ölüm oranını %42’den %2 ye düşürmüştür.

/
/

Lister 1860’lı yıllarda yara enfeksiyonlarından mo’ların sorumlu olduğunu ifade etmiş.
1910’lara kadar büyük hastanelerde steril enstrümanlar, eldivenler, maskeler kullanılmaya başlamış.
1970’lerin başında İngiltere’de ilk enfeksiyon kontrol hemşiresi görevlendirilmiştir. 2005 yılında DSÖ tarafından yeni bir proje başlatıldı.
Projenin sloganı; “Clean Care is Safer Care” “Temiz bakım daha güvenli bakımdır” Bu projenin bir parçası olan; “Hayat kurtar: Ellerini temizle” başlıklı ‘Save Lives: Clean Your Hands” programı ile çok sayıda ülkede el hijyenine uyumun arttırılmasına yönelik faaliyetler yürütüldü Ülkemizde hastane enfeksiyonları ile ilgili çalışmalar oldukça yenidir. 1970’lerden sonra enfeksiyon kontrol ekipleri kurulmaya başlanmış. 2000 yılından bu yana da tüm hastanelerde enfeksiyon kontrol çalışmaları sürmektedir.
2005’de “Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” ile Enfeksiyon Kontrol Komitesi hastanelerde zorunlu hale getirildi.

/

Enfeksiyona Neden Olan Mikroorganizmalar
Enfeksiyonlar,vücuda çeşitli yollardan bulaşan mikroorganizmalar ile ortaya çıkar. Bunlar bakteri, virüs, mantar ve parazitlerdir. Görülme sıklığı ve tedavisinin güçlüğü açısından değerlendirildiğinde, bakteriyolojik enfeksiyonlar, diğerlerine göre en önemli enfeksiyon türüdür. Günümüzde, hastane enfeksiyonlarından bahsedildiğinde, varsayılan olarak bakteriyolojik enfeksiyonlar anlaşılmaktadır. Enfeksiyon kontrol ve enfeksiyonla mücadele yöntemleri de genellikle bakteriyolojik enfeksiyonlar üzerinde odaklanmıştır.

Hastane Enfeksiyonlarının Yol Açtığı Maliyet

Hastane enfeksiyonları, ölümlerin yanı sıra ilave maliyet açısından da önemli bir sorundur. Hastanede enfeksiyon sonucu gelişen ek hastalık tablosu, hastanın iyileşme sürecini uzatarak, tedavi maliyetini artırabilir ve tedavi yöntemlerini değiştirebilir. Ek maliyetler arasında hastanede kalış süresinin uzaması, antibiyotik tedavisi harcamaları ve ilave tetkikler yapılması bulunmaktadır. Bu durum, çalışan personelin işgücü kaybına neden olurken, hasta ve ailesine maddi ve manevi zararlar verebilir. Amerika Birleşik Devletleri'nde yılda 2 milyondan fazla insanın hastane enfeksiyonuna yakalandığı ve bunun 4,5 milyar ABD Doları veya daha fazla bir maliyet getirdiği bildirilmektedir. İngiltere'de ise bu rakamın yaklaşık 1 milyar Pound olduğu hesaplanmıştır. Yapılan çalışmalar, hastane enfeksiyonları oranının sadece bir puan düşürülmesinin bile milyonlarca ABD Doları tasarruf anlamına geleceğini göstermektedir. Ülkemizde yapılan çalışmalarda da hastane enfeksiyonlarının ek maliyeti ortaya çıkmıştır. Hacettepe Üniversitesi'nde yapılan bir çalışmada, hastane enfeksiyonu görülen hastaların hastanede yaklaşık 20 gün daha fazla kaldığı ve hasta başına yapılan harcamanın 1.582 ABD Doları arttığı gösterilmiştir. Farklı hastaneler arasında yapılan bir diğer çalışmada ise vaka başına maliyet Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Araştırma Hastanesi'nde 1.304 ABD Doları iken, Hacettepe Üniversitesi Hastanesi'nde 2.280 ABD Doları olarak hesaplanmıştır. Bu nedenle hastane enfeksiyonlarının kontrol altına alınması, hem insan hayatını korumak için önemli hem de maliyet tasarrufu açısından önemlidir.

soruişaretiimg
Hastane Enfeksiyonlarının Nedenleri

Hastane Enfeksiyonları Nasıl İzlenmektedir?

Hastane enfeksiyonlarının izlenmesi ve kayıt altına alınması, sürveyans sistemi sayesinde gerçekleştirilmektedir. Sürveyans, bir hastanede sürekli, sistematik ve aktif olarak hastalıkla ilgili verilerin toplanması, biriktirilmesi ve zaman içinde ortaya çıkan hastane enfeksiyonu sayılarının tespit edilerek ilgili kişilere ve birimlere hızla geri bildiriminin sağlanması sürecidir. Sürveyans çalışmaları, hastane enfeksiyonları ile mücadelede temel bir rol oynar ve hastane enfeksiyonu kontrol programlarının temelini oluşturur.

/

"Enfeksiyon riskini düşür, sağlikli bir gelecek inşa et!!!"

Hastane enfeksiyonları önemlidir çünkü hastanede kalan hastaların kalış süresini uzatır, tedavi maliyetini artırır ve işgücü kaybına neden olur. Ayrıca, özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan hastalarda (yenidoğanlar, prematüre bebekler, kanser ve AIDS hastaları, yaşlılar vb.) ciddi sonuçlara yol açabilir, hatta ölümlere neden olabilir.Hastane enfeksiyonlarının neden olduğu sorunlar şunlardır: · Hastanın ölümü, · İlave tedavi maliyetleri, · Yeni bir hastalık, · İşgücü kayıpları. Dünya genelinde yapılan çalışmalarda hastanelerde yatan hastaların %3,1 ila %14,1'i arasında hastane enfeksiyonu geliştiği tespit edilmiştir. ABD'de yatan hastaların %5-6'sında hastane enfeksiyonu ortaya çıkmış ve yılda 2,1 milyon hastane enfeksiyonu vakası meydana gelmiştir. İngiltere'de ise yılda ortalama 100.000 hastane enfeksiyonu vakası görülmekte ve tüm ölümlerin %1'inin doğrudan, %3'ünün ise dolaylı olarak hastane enfeksiyonu ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. Ülkemizde de hastane enfeksiyonları önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Sağlıklı verilere ulaşılmasında bazı sıkıntılar olsa da Türkiye'de hastane enfeksiyonu oranının %5-15 arasında değiştiği kabul edilmektedir. Bu nedenle hastane enfeksiyonlarının önlenmesi ve kontrol altına alınması büyük önem taşımaktadı

Hastane Enfeksiyonları Neden Önemlidir?

Hastane Enfeksiyonları Önlenemez mi?

Hastane enfeksiyonları tamamen önlenememekte ancak azaltılabilir ve kontrol altına alınabilir. Modern yöntemlerin kullanıldığı hastanelerde dahi enfeksiyonları sıfıra indirmek mümkün değildir. Ancak basit önlemler bile hastane enfeksiyonlarını %30 oranında azaltabilir. Gelişmekte olan ülkelerde ise çeşitli yöntemlerle hastane enfeksiyonlarının %40'tan fazlasının önlenebileceği belirtilmiştir. Hastane enfeksiyonlarının kontrolü, ülkenin sosyo-psikolojik ve ekonomik gelişimi ve genel sağlık hizmetlerinin düzeyi ile yakından ilişkilidir. Gelişmiş ülke kategorisinde yer alan ülkeler, hastane enfeksiyonlarının azaltılması için sistemli çalışmalar yürütür ve bu alana önemli kaynaklar ayırır. Ancak kaynak ayrılmasının yanı sıra, ulusal politika oluşturulması ve ayrılan kaynakların verimli ve etkin kullanılması da önemlidir. Günümüzde hastane enfeksiyonları ile mücadelede sürveyans, el hijyeni, dezenfeksiyon, sterilizasyon, hasta izolasyonu ve temizlik gibi yöntemler temel alınmaktadır. Bu yöntemler bilimsel araştırmalara dayandırılarak geliştirilmiş ve sürekli olarak güncellenmektedir. Ancak bu yöntemlerin bir hastanede birlikte, bütüncül bir anlayışla ve sürekli olarak uygulanmaması durumunda enfeksiyonların kontrol altına alınma başarısı düşecektir. Bu nedenle hastane enfeksiyonlarıyla mücadelede sürekli ve sistematik bir yaklaşımın benimsenmesi önemlidir.

Hastane Enfeksiyonlarını Kontrol Çalışmaları

Hastane enfeksiyonlarının kontrolü, resmi bir disiplin olarak ABD'de 1950'lerde ortaya çıkan bir bakterinin tehlike oluşturmasıyla başlamıştır. Bu dönemde hastanelerde enfeksiyon kontrol komiteleri oluşturulmuş ve Amerikan Hastane Derneği, her hastanede bu komitelerin oluşturulmasının hastane enfeksiyonlarını en düşük düzeye indirmek için gerekliliğini belirtmiştir. 1958 yılında Amerikan Hastane Derneği, her hastanede Enfeksiyon Kontrol Komiteleri (EKK) oluşturulmasının hastane enfeksiyonlarını en düşük düzeye indirmek için gerekliliğini açıklamıştır. 1962 yılında İngiltere'de ilk kez enfeksiyon kontrol hemşiresi (EK Hemşiresi) kavramı ortaya çıkmış ve önemi vurgulanmıştır. ABD'de EK programlarına hemşireler asil üye olarak dahil edilmiş ve "her 250 yatağa tam zamanlı bir adet EK hemşiresi görevlendirilmesi" prensibi benimsenmiştir. CDC tarafından 1970 yılında ABD'de "Ulusal Nozokomiyal Enfeksiyon Sürveyans Sistemi" (NNIS) oluşturulmuş ve yapılan çalışmalar sonucunda hastane enfeksiyonlarının yaklaşık üçte bir oranında azaldığı görülmüştür. Bu gelişmeler sonucunda hastane enfeksiyonları, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) gündemine girmiş ve örgüt bünyesinde çalışma grupları tarafından bu konuda birçok çalışma yapılmıştır. Dünya genelinde HE ile mücadele için referans kabul edilen kılavuzlar yayımlanmıştır. Bu konudaki önem ve sorunlar, dünyada sivil örgütlenmelerin ortaya çıkmasına yol açmıştır. Birçok ülkede hastane enfeksiyonları ile mücadele amacıyla dernekler kurulmuştur. Uluslararası Enfeksiyon Kontrolü Federasyonu (IFIC), HE ile mücadelede işbirliğini artırmak ve enfeksiyon riskini azaltmak amacıyla 1987 yılında kurulmuştur ve dünya genelindeki sivil toplum örgütlerinin katılımıyla faaliyet göstermektedir. Gelişmiş ülkelerdeki resmi ve sivil örgütler (WHO, CDC, IFIC vb.) HE ile mücadele için birçok standart, prosedür ve kılavuz yayımlayarak dünyadaki mücadele çalışmalarına katkıda bulunmaktadır. Bu yöntemler, bilimsel araştırmalara dayandırılarak geliştirilmiş ve sürekli olarak güncellenmektedir. Ancak bu yöntemlerin bir hastanede birlikte, bütüncül bir anlayışla ve sürekli olarak uygulanmaması durumunda enfeksiyonların kontrol altına alınma başarısı düşecektir. Bu nedenle hastane enfeksiyonlarıyla mücadelede sürekli ve sistematik bir yaklaşımın benimsenmesi önemlidir.

Ülkemizde Hastane Enfeksiyonları ile Mücadele Çalışmaları